Tarihi Turşucunun Gözünden Kadıköy Çarşı

Dünyada yaşanan her anlamda ki  hızlı değişim beraberinde Kadıköy çarşıyı da etkiliyor. Kalan eski dükkanlarda maalesef bu değişimden etkileniyor. Bir elin parmağını geçmeyecek köklü dükkanlar çarşının dokusunu ve kültürünü korumakta ısrar ediyorlar. Bu önemli ve olması gereken bir tutum aslında. Çünkü bu işletmeler içlerinde; kaybolmaması gereken yaşanmışlıklar ve bir çok hikayeler barındırıyor. 86 yıllık Özcan Turşu’larıda 4 kuşaktır bu hikayeleri biriktirmeye devam ediyor.

Çarşı ile ilgili hikayeleri bizde büyüklerimizden dinlerken şaşırdığımız anlar oluyor. Çünkü şimdiki düzenle kıyas yapıldığında bir çok farklılıklar mevcut. 60’lı yıllarda çarşı içerisindeki dükkanların her ürünü satmadığını, belli başlı ürünlerde uzmanlaştığını öğrenmek bize garip geliyor. Çarşı içerisindeki bir  esnaf komşu esnafın satmış olduğu ürünün benzerini kendisinin de satmasının uygun olmadığını düşünürmüş. Örnek verirsek; çarşının pastırmacısı, yumurtacısı, turşucusu, peynircisi, limoncusu, baklavacısı ve tavukçusu varmış. Bunlar gibi sadece bir iki çeşit ürünün satıldığı dükkanlardan oluşan bir çarşı. Hayal etmiş olsanıza sizce de daha güzel değil mi bu şekilde bir çarşı ? Her dükkan tek ürün üzerinden kurulduğu için o dükkan o ürünün en iyisini bulmak ve satmak zorunda oluyormuş. Müşteriler çarşıya girdiğinde peynir alacaksa peynircisine gider  ve düşünmeden en iyisini onun için seçmiş esnafından alıp çıkarmış.

Şimdilerde göremeyeceğimiz bir kültürün ozamanda varolması ya para hırsının daha az olması ya da kazancın maddi anlamda iş yerlerine yeterli olduğunu bize düşündürüyor.

Tarihi Kadıköy Çarşı içerisinde en eski dükkanlardan biri olmak ve bir tarihe tanıklık etmek bizlere herzaman güzel duygular hissettiriyor. Müşterilerimizle yaşadığımız anılar ise; bir tebessümdende öte bizler için…